Topuk Dikeni Nedir, Belirtileri ve Tedavisi
Günümüz temposu içerisinde, ayaklarımız adeta bir maratonun içinde gibi devamlı bir kullanım halindedir. Sabahın erken saatlerinde okula yetişirken, gün aşırı ayakta çalışırken, koşuştururken veya ev işleriyle meşgul olurken yaşadığımız yoğun tempo, zaman içerisinde ayaklarımızda bir takım sorunlara neden olabilir.
Günümüzün hızlı ve yoğun yaşam tarzının bir sonucu olarak topuk dikeni gibi ayak rahatsızlıkları baş göstererek ayaklarımızın sağlığını tehdit edebilir ve yaşam kalitemizi düşürebilir.
Topuk Dikeni Nedir?
Plantar Fasiit olarak da bilinen topuk dikeni, topuk altında yer alan kalın bağ doku tabakasının aşırı stres ya da tekrarlayan mikrotravmalara maruz kalmasıyla oluşan bir ayak problemidir.
Bu problem, topuğun alt bölgesinde ya da topuğun arkasında keskin, bıçak gibi bir ağrı ile kendini gösterir. Adını, ayak tabanının topuk kemiği altında, bir dikenin varmış gibi hissettiren bu ağrıya borçludur.
Uzun süre ayakta durma, aşırı kilo, yanlış ayakkabı seçimi, düzensiz yürüyüş veya koşu alışkanlıkları gibi nedenlerle meydana gelebilir. Ek olarak, yaşlanma süreciyle birlikte tendonlar ve bağ dokusu esnekliğini kaybederek riski artırabilir.
Bu süreç, günlük aktiviteleri olumsuz etkileyerek kişinin yaşam kalitesini düşürebilir. Ancak, çoğu durumda, uygun tedavi ve önlemlerle belirtileri hafifletmek veya ortadan kaldırmak mümkündür.
Topuk Dikeni Neden Olur?
Topuk dikeni, topuk altında yer alan doku tabakasının (fasya) aşırı stres ya da tekrarlayan mikrotravmalara maruz kalmasıyla oluşan bir sağlık sorunudur. Fazla harekete ya da hareketsizliğe kadar bu durumu tetikleyen birçok faktör bulunmaktadır.
Topuk dikenine neden olan faktörler şu şekildedir:
- Gün içersinde uzun süre ayakta kalma
- Topuk üzerinde baskıya neden olan anormal yürüyüşler
- Ortopedik veya kemer desteği bulunmayan ayakkabı kullanımı
- Düz tabana ya da yüksek kemerli ayağa sahip olma
- Parmak arası terlik tercihi
- Ayak kasları ve bağlarında gerginlik, zorlanma veya stres
- Sert zeminde yürüyüş veya koşu yapma
- Uzun süre boyunca ayakta durma
- Obezite
- Plantar fasiit olarak bilinen topuk iltihaplanması
- Diyabet ve artrit gibi hastalıklar
Topuk Dikeni Belirtileri
Topuk dikenine sahip her bireyin deneyimi farklı olsa da bu problemin ilk ve en önemli belirtisi topukta ağrı görülmesidir. Bu sağlık problemi sabah gün başında atılan ilk adımdan akşam gün sonuna kadar günün farklı evrelerinde ağrılar ile kendini gösterebilir. Topuğa batmış bir diken hissi verdiği için de topuk dikeni olarak bahsedilen bu problem ileri derecelerde sürekli ağrıya dönüşerek hayat kalitesini düşürür.
Ağrı hissi duymamak için topukların üzerinde yürünmesi veya aksanması yine bu hastalığın getirilerindendir.
Topuk dikeni probleminin yaygın belirtileri şu şekildedir:
- Topuk iltihabı veya topuk şişmesi
- Topuk altında kemik benzeri çıkıntı
- Sabah atılan ilk adımda topukta diken batması gibi rahatsız edici bir ağrı
- Topuk bölgesinde gün içinde kendini gösteren ve zaman zaman duyulan ağrı
- Topukta yürümeyi zorlaştıran hassasiyet hissi topuk dikeni problemine işaret eden belirtilerden birkaçıdır.
Topuk Dikeni Teşhisi Nasıl Konur?
Teşhis sürecinde ilk aşama ortopedik muayene ile gerçekleşir. Uzmamlar, ağrı kaynaklı şikayetlerle gelen hastanın ayak yapısını ve yürüme şeklini inceleyerek topuk dikeni olup olmadığını değerlendirir. Fiziksel muayene sürecinde, topuk altında hassasiyet veya topuk kemiklerinin üzerinde çıkıntı gibi belirtiler aranır.
Yapılan muayeneler sonrasında teşhisi doğrulamak için MR veya ultrason gibi medikal izleme teknolojilerinden faydalanılabilir. Bu testler, topuk altında çıkıntı olup olmadığını veya bağ dokusunun iltihaplanıp inflamasyon gösterip göstermediğini görmeye yardımcı olabilir.
Teşhis sonrasında, uzmanlar tedavi seçenekleri üzerine hasta ile konuşarak en uygun tedavi planını belirler. Tedavi süreci, hastanın semptomlarının seviyesine, yaşına, sağlık durumuna ve yaşam tarzına bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.
Topuk Dikeni Nasıl Geçer?
Tedavide kullanılan pek çok farklı tedavi yöntemi vardır. İnvaziv ve non-invaziv yöntemlere başvurulmadan önce bireysel gerçekleştirilebilecek yöntemler uzman müdahaleye geçiş aşamasında hastalara topuk dikeninin etkilerini hafifletmede yardımcı olabilir.
Medikal müdahaleye geçmeden önce gerçekleştirilebilecek bireysel yöntemler şu şekildedir:
- Buz kompresi uygulamak
- Ayağı epsom tuzu içerisinde bekletmek
- Topuğu su ile seyretilen elma sirkesi içine sokmak
- Hindistan cevizi yağı ile topuk masajı yapmak
- Omega-3, D vitamini, balık yağı ve magnezyum takviyesi almak
Tüm bu seçeneklerin medikal müdahale öncesinde kişiyi rahatlatıcı etkiler vermesi dışında kalıcı bir etkisi bulunmamaktadır. Bu yöntemlerin kesin bir tedavi değil, geçici çözümler olduğu unutulmamalıdır.
Topuk Dikeni Tedavisi
Tedavi, bir ortopedi uzmanının kontrolü altında gerçekleştirilen ve yine bu uzmanın hastanın sağlık durumuna, hastalığının seviyesine ve yaşına bağlı olarak tedavi yöntemini belirlemesiyle gerçekleşir.
Topuk dikeni tedavisinde cerrahi müdahaleye, uygulanan tedavi süreçlerinden yanıt alınmadığı vakalarda son seçenek olarak başvurulur.
Cerrahi müdahaleye başvurulmadan önce; istirahat ve aktivite değişiklikleri, ağrı kesiciler veya anti-inflamatuar ilaç kullanımı, soğuk ve sıcak uygulamaları, masaj uygulamaları, tabanlık ve ortez kullanımı gibi tedavi seçenekleri değerlendirilir.
Topuk Dikeni Ameliyatı
Topuk dikeni vakalarında ameliyat yapılma oranı oldukça düşüktür ve genelde hastalığın ilk aşamalarında yukarıda yer alan tedavi seçenekleri uygulandığı takdirde tedavi sonuç verir.
Ameliyat sırasında, uzman cerrah topuk tabanına küçük bir kesi açar. Bu kesi özellikle topuk tabanının alt bölgesinde açılır ve topuk dikeni oluşumunun olduğu bölgeye erişimi sağlanır. Sonrasında, cerrah topuk dikeni oluşumunu çıkarmak ya da düzeltmek için gerekli işlemi gerçekleştirir. Bu süreç, genellikle topuk kemiklerinde çıkıntı oluşumlarının giderilmesini veya bağ dokusunun gevşetilmesini içerebilir.
Yukarıda yer alan tedavi yöntemlerinden yanıt alınamayan vakalarda cerrahi müdahale tedavinin son seçeneği olarak görülür ve herhangi bir risk barındırmaz.
Topuk Dikeni Egzersizi
Yaşam tarzı değişiklikleri ve egzersiz uygulamaları topuk dikeni tedavisinde oldukça önemlidir. Fizyoterapist yardımıyla gerçekleştirilebilecek bu egzersizler, ev ortamında da bireysel bir şekilde yapılabilmektedir.
Herkesin kolayca temin edebileceği bir havlu ya da uzun bir bez yardımıyla Bezi ayağınızın tam altına gelecek şekilde yerleştirerek havluyu kendinize doğru çekerek 5’e kadar sayıp bırakarak birkaç tekrar halinde uygulayabilirsiniz.
Ayağınızın altına merdane, top veya cam bir şişe yerleştirdiğiniz alternatif bir egzersiz yöntemi ile çok bastırmadan hafif masaj yapar bir şekilde 3 dakika boyunca ileri geri yuvarlayabilirsiniz.
Topuk Dikeni için Hangi Doktora Gidilir?
Topuk dikeni probleminin tanı ve tedavi aşamasında ortopedik muayene çok önemlidir. Topuk dikeninden şüphelenilmesi durumunda Ortopedi ve Travmatoloji uzmanına başvurulabilir.
11 Haziran 2024 tarihinde Hüma Hastanesi tarafından düzenlendi.